30 yıldır Gazeteciliğin içinde bulunan Sabah gazetesi ve TRT Spor gibi Türkiye'nin
önde gelen medya kanallarında mesleğini sürdüren Fatih Doğan, Ana akım medyanın dijitale kaymasını ve ülke futbolunu ele aldı. Ülkemiz'de futbolun çok ayrı bir yeri olduğunu dile getiren Doğan "Futbolun Türkiye’de çok büyük etki alanı var. Voleybol’un Türkiye’de açtığı yol gibi kendi baştı destanını yazarak kendine yer edinme yolunu denemeliler. O zaman hakkettikleri yeri bulabilirler" dedi.
Kayseri ilinin Develi ilçesinde dünyaya gelen Fatih Doğan, ilkokul ve ortaokulu memleketinde yaptıktan
sonra lise eğitimi için İstanbul'a gitti. İstanbul'da lise eğitimini tamamladıktan sonra lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde tamamlarken, yüksek lisansını Marmara Üniversitesi Spor Bilimleri spor Yöneticiliği Bölümü’nde yaptı. Sonrasında ise mesleğe erken yaşta atılan Fatih Doğan, 1992 yılında gazetecilik serüvenine başladı. Sürekli basın kartı sahibi olan, Gazeteciler Cemiyeti ve Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) üyesi olan Fatih Doğan, Sabah gazetesinde köşe yazıları yazmaya ve TRT Sporda ise spor programlarında yorumculuk yapmaya devam ediyor. Ayrıca
Ballondor üyesi olan Doğan, her sene dünyanın en iyi oyuncusunu seçmeleri için oylamaya katılan 120 gazeteciden tek Türk gazeteci olarak listedeki yerini alıyor.
'İyi gazetecilerin sayısının artması, haberin kalitesini ve bağımsızlığını arttırır'
Fatih Doğan, gazeteciliğin dijitale yönelmesini değerlendirdi. Özellikle bunun pandemiden sonra daha da çok arttığına vurgu yapan Doğan "Dijital Medya hayatın akışına uygun bir gelişme. Pandemi süreci bunu hızlandırdı. Kağıt, boya maliyetlerindeki artış bunun üzerine tuz biber oldu. Ana akım medyanın yazılı medya dan Dijitale kaymaya başlaması normal bir adım. Be buna gazetecilik asla ölmez, bitmez sadece şekil değiştirir diyorum. Dijital medya, YouTube’un daha yaygınlaşacağına inanıyorum. Görüyorum. Ama bilgi kirliliğinin güvenilir haber kaynaklarına yönelimi artıracağına inanıyorum" dedi. Gazetecilere eskisi kadar değer verilmediğini de belirten Fatih Doğan, trol çöplüğünden şikayetçi olduğunu söyledi. Doğan "Dünya’da nereye gidiyorsa oraya gidiyor. Çok da farklı değil. Ancak sıkıntı gerçek ve iyi gazetecilere yatırım yapılmaması, değer verilmemesi Türkiye’deki medyanın ana sorunu. Ancak iyi gazetecilerin sayısı artarak haberin kalitesi, bağımsızlığı artar. Sorun çakma gazeteciliğin ve trol çöplüğüne demin sosyal hesaplarının hadsiz ve denetimsiz öne çıkmasının sancısını yaşıyoruz. Zamanla oturacağına inanıyorum" dedi.
'Futbolla yarışırsanız kaybedersiniz'
Futbol'un bütün dünyada etkisinin olduğunu vurgulayan Fatih Doğan "Futbolun Türkiye’de çok büyük etki alanı var. Dünyada da böyle Amerika ve NBA’yi, Kenya ve Atletizm’i, kuzey ülkelerinin kayak ve kış sporlarındaki bariz ilgisini çıkarın futbolun bütün dünyada aşağı yukarı hakimiyeti olduğunu görürüz. Futbolla yarışırsanız kaybedersiniz. Voleybol’un Türkiye’de açtığı yol gibi kendi baştı destanını yazarak kendine yer edinme yolunu denemeliler. O zaman hakkettikleri yeri bulabilirler. Uzun yol ise spor kültürünün hakim kılınması beklemektir ki o da gelişen ekonomilerde uzayın bir yola tekabül eder.
'Türkiye'nin turnuvaya katılmaması bir skandal'
Dünya kupasının yeniliklerinden bahseden ve teknolojiyle futbolun ilişkisinden söz eden Fatih Doğan "Dünya Kupası’nda teknoloji sahaya girdi. Çipli top kullanıldı, ofsayt belirlemede üç boyutlu 'Yarı ötanaziler ofsayt sistemi' kullanıldı. VAR sistemi hataları daha da azalttı. Futbolcular idman ve maçlarda taktıkları göğüs polarlarıyla her performans noktasını ölçüp ona göre denetleniyorlar. Teknoloji dünyanın gerçeği kalarak futbola da yansımaları olacaktır. Oluyor da. Mutlak karşı çıkmak doğru değil. Sahaya girmesine karşı çıkanları da anlıyorum ama bana romantik bir talep gibi geliyor. Bu kadar paranın döndüğü bir sektör, 3-5 hakemim düdüğüne bırakılamaz" sözlerine yer verdi. Milli takımın da turnuvaya katılamamasına değinen Doğan "Türkiye’nin Dünya Kupası’nda olmaması tek kelimeyle skandal. Yakışmadı. Ne takımımız gidebildi ne de sahada hakemimiz görev aldı. Gerçek çözümler üretmek yerine kısırdöngü ve popülist bir yaklaşımla Türk futbolu yerinde patinaj çekiyor. İstikrarlı politikalar oluşmadığı müddetçe de devem edecek gözüküyor" dedi.
Commentaires